Özgür yazılımdan bahsetmeden önce yazılım ve kaynak kod terimlerini bilmekte fayda var. TDK Sözlüğüne göre: Yazılım; bir bilgisayarda donanıma hayat veren ve bilgi işlemde kullanılan programlar, yordamlar, programlama dilleri ve belgelemelerin tümü… Diğer bir deyişle bilgisayar ile kullanıcı arasındaki görev yapan araçlardır.

Kaynak kod ise herhangi bir yazılımın işlenip makine diline çevrilmeden önce insanların okuyup üzerinde çalışabildiği programlama diliyle yazılmış halidir.

Özgür açık kaynak yazılım yenilikçilik ve girişim, tasarruf, güvenlik, verimlilik ve en önemlisi nitelikli insanlar yetiştirilmesi açısından çok önemlidir. Ülkemizde yazılım pazarının büyütülmesi ve yazılım üretiminin artırılması devletimizin eylem planlarında öncelikli hedefler arasındadır. Bu eylem planlarındaki hedeflerin gerçekleşmesinde özgür açık yazılım stratejisinin yeri çok önemlidir. Açık kaynak çevresinde oluşacak olan
platformların yetişmiş insan kaynağı potansiyelimizi üst düzeylere taşımada ve yazılımı ülkenin önemli üretim kalemleri arasına yerleştirmekte elzem bir hedef olduğunu değerlendirmekteyiz.

1970’li yıllarda Richard M. Stallman, MIT (Massachusetts Institute of Technology)’nin Yapay Zeka laboratuvarlarında serbest yazılımı bir yaşam şekli olarak benimsemiş bir grupla beraber 1980’li yılların başına kadar yazılım geliştirici olarak çalışmıştır. Bu grup ile olan birlikteliğinin sona erişinin ardından kendisini o dönemlerde ivme kazanan bazı akımlardan dolayı benimsenmeye başlanılmış yeni bir sosyal sistem içerisinde bulmuştur, Stallman bir röportajında o günleri şu şekilde nitelendirmekte:

“Kendimi özgür olmayan (kaynak kodu kapalı olan) yazılımların hakim olduğu ve kullanıcıların yardımsız bırakıldığı, parçalanmış ve birlikte çalışmanın korsanlık olarak nitelendirildiği çirkin bir sosyal sistemin içinde buldum. Bu tür bir yaşantıyı reddettim. Ancak işimi özgürlüğe ve birlikte çalışmaya adadığım zaman yaptıklarımdan gurur duyabileceğime karar verdim.”

Ve 1984 yılında tamamen özgür yazılımların meydana getirdiği bir işletim sistemi ve işletim sisteminin araçlarının geliştirilmesi çalışması böylece başlamış oldu, işte bu çalışmanın adı GNU idi. Yazılan özgür yazılımların bir şemsiye altında toplanması için 1985 yılında yine Stallman tarafından FSF (Özgür Yazılım Vakfı) kuruldu ve GNU yazılımları korumak üzere GPL (Genel Kamu Lisansı) adı verilen yazılım lisansı duyuruldu. GPL lisansı ile lisanslanan özgür yazılımların amaçları özgürlüklerini korumaktan başka bir şey değildir.

GNU Simgesi

Bir programı özgür hale getirmenin en basit yolu, telif hakkını kaldırıp programı kamu malı haline getirmektir. Ancak bu durum ayrıca işbirliği yapmayan insanların programı özel mülk yazılıma dönüştürmesine de neden olur. Programı bu değiştirilmiş biçimde alan insanlar, özgün yazarın onlara sağladığı özgürlüğe sahip olamazlar; aradaki insanlar bu özgürlüğü yok etmiştir.

GNU Projesinin hedefi tüm kullanıcılara, GNU yazılımını yeniden dağıtmaları ve değiştirmeleri için özgürlük sağlamaktır. Bu nedenle, GNU yazılımını kamuya açık hale getirmek yerine, “copyleft” uygulamayı tavsiye eder. Copyleft, değiştirerek ya da değiştirmeyerek yazılımı dağıtan kimsenin, yazılımı kopyalamak ve değiştirmek isteyen kimselere bu özgürlüğü aktarmaları gerektiğini söyler. Copyleft, her kullanıcının özgürlüğe sahip olmasını garantileyen, bir programın (veya başka bir çalışmanın) özgür yazılım haline getirilmesi, programın tüm değiştirilmiş ve genişletilmiş sürümlerinin de özgür yazılım haline getirilmesi için genel bir yöntemdir.

Copyleft Logo

Özgür yazılımın barındırdığı özgürlükler

Özgür yazılım, öncelikle kullanıcısına ardından da üreticisine çeşitli seviyelerde özgürlük sağlar. Bunları sıralarsak :

1. Kullanım Özgürlüğü

Bir özgür yazılımı, istediğiniz yerde istediğiniz şekilde kullanmakta özgürsünüz.

2. İnceleme Özgürlüğü

Bir özgür yazılımın nasıl işlediğini istediğiniz gibi inceleyip, isterseniz yazılma amacının dışındaki bir ihtiyacınıza uyarlayabilirsiniz. Doğal olarak bunun için kaynak kodların erişilmesine ihtiyaç var.

3. Dağıtım Özgürlüğü

Bir özgür yazılımı, istediğiniz şekilde dağıtabilir ve başkalarıyla paylaşabilirsiniz. Bu özgürlüğün içinde ilgili yazılımı satmak da dahildir.

4. Değiştirme Özgürlüğü

Bir özgür yazılımın kodlarını istediğiniz gibi değiştirebilirsiniz. Üstelik yaptığınız bu değişiklikleri, başkalarıyla istediğiniz gibi paylaşabilirsiniz. Yukarıda sayılan bütün bu özgürlükler üzerine sadece bir kısıtlama gelmekte, ki bu kısıtlama özgürlüğünüzü güvence altına alır. Bir özgür yazılım üzerinde yapılacak değişikliklikler aynı şekilde, açık ve özgür olarak, yayınlanmalıdır.

Özgür yazılım lisansı

Bütün bu özgürlükleri ve süreci tanımlayan ise yazılımın lisansıdır. GNU GPL bu özgürlükleri sağlayan en önemli lisanstır.

GPL’in en çok üzerinde durduğu konu yazılımların kaynak kodu ile birlikte dağıtılmasının gerekliliğidir. Kullanıcı, bu kaynak kodu alıp inceleyebilir, üzerinde istediği değişikliği yapabilir, kendi projelerinde, yazılımlarında kodun tamamını ya da bir parçasını kullanabilir. Hatta başkasının kod parçasını alıp birkaç değişiklik yapıp, satarak maddi kazanç da elde edebilir. Ama tek bir şartla, yeni üretilen program da GPL ile lisanslanmak zorundadır. GPL, yazılımın ücretlendirilmesi hakkında hiçbir fikir beyan etmez. Genel yaklaşım yazılımdan değil, kullanıcıya sunulan kurulum, eğitim, yönetim ve ek modül yazma gibi süreçlerden para kazanılması şeklindedir. Kullanıcı yazılımının içinde ne olduğunu bilir. Bazı üretici firmaların yaptığı öne sürülen arka kapı (backdoor) yerleştirme vakaları imkânsızdır. Bu özellikle askeri kurumlar için önemli olmaktadır. GPL ile lisanslanan yazılımın kaynak kodu ortada olduğu için gerekli inceleme yapıldıktan sonra rahatlıkla kullanılabilir.

GPL Logo

Yazılım çok büyük bir kitle tarafından kullanılması sonucunda hataların keşfedilmesi ve yine çok büyük bir kitle tarafından geliştirildiği için düzeltilmesi süreci bazen dakikalarla sınırlı olur.

Üretici firma, kullanıcı kitlesini geliştirmek için büyük bir şans elde etmiş olur, dünyaca popüler bir GPL yazılımın üreticisi olarak büyük bir prestij elde eder. Referans listesinde on binlerce kişi tarafından kullanılan bir programı geliştirmiş bir firma olmanın onurunu taşır. Bunun sonucunda bir sonraki geliştirdiği yazılıma dışarıdan bakışlar daha profesyonelce olur ve firmanın ismi duyulduğu için de hedef kitle daha büyük olur.

Gpl 5. madde:

Bu Lisans sizin tarafınızdan imzalanmadığı için bu Lisans’ı kabul etmek zorunda değilsiniz. Fakat, size Yazılım’ı veya onu baz alan ürünleri değiştirmek veya dağıtmak için izin veren başka bir belge yoktur. Eğer bu Lisans’ı kabul etmiyorsanız bu eylemler kanun tarafından sizin için yasaklanmıştır. Dolayısıyla, Yazılım’ı (veya onu baz alan bir ürünü) değiştirmeniz veya dağıtmanız bu Lisans’ı ve Lisans’ın Yazılım’ı veya ondan iştikak etmiş bütün eserleri kopyalamak, değiştirmek ve dağıtmak için getirdiği şart ve kayıtları kabul ettiğiniz manasına gelmektedir.

Özgür yazılımın felsefesi

Özgür yazılımı birçok nedenle tercih edebilirsiniz. Bunlardan biri de ürünün bedava olması olabilir. Ama özgür yazılımın sırf bu yüzden kullanılması biraz haksızlık olur.

Özgür yazılım kullanmak doğru bir şeydir, çünkü sizin haklarınızı engellemez. yasal dayatmalarla, kullanıcıları 24 saat izleyip, özel hayatlarına da müdahale etmez. Arka planda ne olduğunu bilirsiniz. Gizli bir şeyler yapıp, kullanıcıların özel bilgilerini çalmaz. Çünkü her şey şeffaftır.

Özgür yazılım bir seçimdir. Dayatmalar içermez. “Böyle yaparsan korsan olursun; şöyle edersen, seni hırsız ilan ederiz!” veya kibar haliyle “yazılım korsanlığına maruz kalmış olabilirsiniz” gibi dayatmaları, özgür yazılımda göremezsiniz. Özgür yazılımı seçerseniz, patent yasaları ve lisans anlaşmaları altına saklanıp, kimse haklarınıza tecavüz edemez.

Özgür yazılım felsefesi, üretmeyi ve paylaşmayı temel alan bir bilişim felsefesidir. Felsefenin temelinde bilimsel araştırmalarda izlenen yöntemin topluma kazandırttıkları yatmaktadır.

‘Free’ as in ‘free speech’, not as in ‘free beer’.

Özgür yazılımla özel mülk yazılım arasındaki fark sosyal etik ve siyasi bir farktır. Programı kullananların içinde yaşadığı sosyal sistemle ilgili. Özgür yazılım programı kullanmanın amacı geliştirmedir, kullanıcılar bunu anlamaya geliştirmeye diğer kullanıcılara dağıtmaya hak sahibidirler. Özel mülk programını kullanımı, geliştirici ilerici değildir bağımlılık yaratır. Bu sosyal bir sorundur. Bunu yapmanın yolu özel mülk yazılım programlardan kurtulmaktır.(Richard Stellman)

Paylaşanlara korsan diyorlar. Paylaşmak gemilere saldırmanın ahlaki eş değeridir diyorlar. Gemilere saldırmak çok kötü bir şeydir ama paylaşmak iyidir.

Bilim adamları yaptıkları tüm araştırmaları detayları ile açıklayan makaleler yazar ve bu makaleleri yayınlayarak kamu ile paylaşır. Bu paylaşımcı bilimsel modeli hızlı bir toplumsal gelişim sürecine imkan vermektedir; yeni çalışmaların tümü, daha önceki çalışmalarda edinilen bilgi ve deneyimli daha ileri bir noktaya taşımaktadır. Bu biçimde paylaşımcı bir yol izlememiş olsaydı bugün medeniyetimizin ulaştığı noktaya varmak için çok daha fazla zamana ihtiyacımız olabilirdi.

Özgür yazılımlar ve Linux hiç bir karşılık beklemeden kullanıcılara sunulmuş birer hediyedir. Sizin malınızdırlar, ve ona sahip çıkmak ya da çıkmamak özgürlüğü de diğer tüm özgürlükler gibi insanların elindedir. Bu akım ve bu akımın ürettikleri, toplumların refah seviyesini yükseltmek için çalışan bilime ve gelecek nesillere bir mirastır.

Linux

Linux, Linus Torvalds adında Finlandiya’lı bir bilgisayar mühendisinin 1991 yılında Helsinki Üniversitesi’nde bir öğrenci iken kişisel bilgisayarında kullanmak üzere geliştirmeye başladığı bir işletim sistemi çekirdeğidir. Linus’un geliştirdiği çekirdek, GNU hareketinin bir meyvesi ve aynı zamanda taşıyıcısı haline gelmiştir. GNU için yazılmış özgür yazılımlar çok kısa süre içerisinde Linux çekirdeği ile uyumlu çalışabilecek hale getirilmiş ve ortaya güçlü, esnek ve açık kaynak kodlu bir işletim sistemi çıkmıştır. GNU/Linux olarak anılması gereken işletim sistemi zaman içerisinde telaffuz kolaylıklarından ötürü Linux olarak anılmaya başlanmıştır.

GNU/Linux

Şu anda GNU yazılımlarını ve diğer özgür yazılımları bir araya getiren ve tüm bunları bir Linux çekirdeği ile beraber toplu, derlenmiş ve kurulumu çok kolay bir işletim sistemi olarak piyasaya süren bir çok çalışma mevcuttur. Fedora, Debian, SuSe, Mandrake, Slackware, Ubuntu bunlardan çok bilinen bir kaçıdır. Her biri, normal bir bilgisayar kullanıcısının kurabileceği ve neredeyse hiç yabancılık çekmeden kullanabileceği kadar rahat bir kurulum arayüzüne sahip bir şekilde dağıtılmaktadır.

Şu anda nerede ise tüm üniversite bilgi işlem merkezlerinin yanı sıra, NASA, IBM, HP, Boeing, HSBC, CityBank, SonyEricsson, Nokia, Siemens, Samsung, General Motors, Hyundai, Oracle, EToys gibi çok büyük kuruluşlar Linux kullanmakta ve bir şekilde özgür yazılımlara destek olmaktadırlar.

Linux işletim sistemi mobil telefonlarda(Android), set üstü kutularda, medya akış cihazlarında, router’larda ve elektronik müzik aletlerinde de kullanılmaktadır.

Örnek özgür yazılımlar

vlc, 7zip, Libre office, firefox, gimp, filezilla, wordPress, Eclipse, pdfCreator, Pidgin, dev-c++, AppServ, SharpDevelp…

Eğitimde Özgür Yazılım

Özellikle bütçeleri sınırlı eğitim kurumları için özgür yazılım bir fırsat. Oysa, özel mülkiyet yazılımlarının sahipleri kendi yazılımlarını okullara dağıtarak onları araç olarak görüyor, okulları ve öğrencileri bağımlı hale getiriyorlar. Çünkü onlar mezun olduktan sonra o özel mülkiyet yazılımı sahibi ürünleri bedava vermeyecek: “Uyuşturucuya alıştırmak gibi, ilk doz bedava. Özgür yurttaşlar yetiştirmenin bilgisayardaki tek anlamı özgür yazılımdır. Ahlaki eğitim, yurttaşlık eğitimi için özgür yazılım anlatılmalı. Eğitimde iyi niyetin ruhu verilmeli, diğerlerine yardım etmek aşılanmalı. Ebeveynler okulda öğretmenlere, yetkililere ‘çocuğuma özgür olmayan yazılımları vermeyin’ demeliler. Kötü alışkanlıkları kazandırıyorsa o iyi bir okul değil demektir.”

Son söz

İnsanın, özellikle günümüz koşullarında, bir yazılımı kullanan kişinin, kullandığı yazılım üzerinde, yazılımı üreten kişi kadar hakka sahip olmasını kabul etmekte güçlük çekmesi çok doğal… Özgür yazılım şemsiyesi altında geliştirilen bir yazılım özel bir çaba sarf etmeye gerek bırakmadan, başlangıcından sonuna değin toplumun ve bilimin yararına geliştirilmiş olur. Çünkü bu yaklaşım sayesinde,

● Yazılım geliştiricileri tekerleği yeniden keşfetmekle vakit harcamaz, daha önceden üretilmiş olan araçları yazılımlarına ekleyerek bunlar üzerine yeni şeyler inşa edebilir.

● Aynı işi yapan yazılımların en iyi yönleri alınarak kullanıcılara optimum çalışan, kaliteli yazılımlar hızla sunulabilir. Kullanıcılar var olan yazılımlar arasından istediğini deneyerek kendi ihtiyacını rahatça seçebilir.

● Kullanıcılar özgür yazılımlara çok makul fiyatlar ile ya da -çoğunlukla- 0 maliyetle sahip olabilir, dolayısı ile yazılım ücretlerine ayırdıkları kaynaklarını donanıma ya da diğer ihtiyaçlarına ayırabilir, yaşam ve çalışma standartlarını yükseltebilirler.

● Yazılımın kaynak koduna da sahip olduklarından dolayı kullanıcılar kritik yazılımların nasıl çalıştığını anlamak için kaynak kodlarına bakabilir, isteklerine göre özelleştirebilir ve kaynak tasarrufu sağlayabilir. Elbette kullanıcılar yazılım üretimi konusunda bilgili olmak zorunda değildir, ne bir programcı kiralamak kullanıcı için, ne de var olan bir yazılım üzerinde değişiklik yapmak bir programcı için zordur.

Bütün bunlar göz önünde bulundurulduğunda, özgür yazılım akımı bilişim dünyasının acımasız çarkları arasında açan bir çiçek gibidir. GPL’nin zekice düşünülmüş hükümleri sayesinde bu akımın önü kendi menfaatlerinden dolayı kapalı kaynak kodu savunan, küçük bir kitleyi doyuran egoist yazılım devleri tarafından bir türlü kesilememektedir ve Free Software Foundation’un kurulduğu 1985 yılından bu yana internet teknolojisinin de hızla yayılması ile bu akım bütün ülkelere sıçramış durumdadır. Açık kaynak kodlu özgür yazılımlar yukarıda bahsedilen özellikleri ile şu avantajları da beraberinde getirmektedir:

● Güvenilirlik: Açık kaynak kodlu bir yazılım, doğası gereği geliştirilmesi sürecinden kullanımı zamanına değin on binlerce göz tarafından denetlenmektedir. Var olması muhtemel bir güvenlik problemi ya da kötü niyetli bir programcı tarafından bilinçli olarak yerleştirilebilecek bir kod parçası yazılım kullanıcının eline ulaşmadan tespit edilmekte ve hızla düzeltilmekte ya da kullanıcıya ulaşması engellenmektedir.

● Sağlamlık: Yine açık kaynak kodlu yazılımların doğal geliştirme süreci içerisinde çok sayıda insan tarafından denenmeleri ve kaynak kodlarının gözden geçirilmesi sonucunca ortaya yüksek kalitede, satabil ve kuvvetli yazılımlar çıkmaktadır.

● Esneklik: Kaynak kodu açık bir yazılım hızla ve kolaylıkla yeni bir sistem üzerinde çalışacak şekilde yeniden yapılandırılabilmekte, bir kısmı çıkarılarak kapsamı daraltılabilmekte ya da eklenen yeni fonksiyonlarla kapsamı genişletilebilmektedir.

● Uygulama Desteği: Çok geniş bir yelpazede ve çeşitlilikteki bir çok açık kaynak kodlu özgür yazılım her gün duyurulmaktadır. Herhangi bir konudaki ihtiyaç açık kaynak kodlu yazılımlarla hızlı ve kaliteli bir şekilde çözüme kavuşturulabilmektedir.

Belki de hepsininden önemlisi, bahsedilen yazılım sizin kendi malınız olmaktadır. GPL lisansı uyarınca üretilmiş bir yazılım üzerinde, onu hazırlayan kişi kadar hakka sahip olunması inanılması güç bir şeydir. İnsanların bu durum karşısında şu şekilde bir değerlendirme yapması çok sık rastlanan bir durumdur: ‘Bir yazılımın kaynak kodunun açık ya da kapalı olması, özgür olması ya da olmaması benim için neyi değiştirir?’

Aslında çok şeyi değiştirmektedir.

Bu şekilde düşünen kişilerin bir kısmı, bilgisayarlarında lisans bedelleri ödenmemiş, kopya yazılımlar kullanmaktadırlar, dolayısı ile ellerindeki yazılımların yasal kısıtlamaları ve hükümlerinden dolayı hırsız durumuna düşmekte ve yasaları çiğnemektedirler; sırf ihtiyaçlarını karşılamak istedikleri için hayatları boyunca yapmayı akıllarından bile geçirmeyecekleri suçları işlemiş sayılmaktadırlar.

Bir kısmı da bilgisayarlarında kullandıkları yazılımların lisans bedellerini ödemekte, fakat kullandıkları yazılımın lisans hükümleri uyarınca lisans bedeli ödenmiş yazılımlarının bir kopyasını çok yakın arkadaşları dahi istese ona ‘hayır’ demek durumunda kalmaktadırlar. Demedikleri taktirde de arkadaşlarını ilk kısımdaki insanlar genellemesine itmektedirler. Yani lisans bedelini ödedikleri taktirde dahi bir yazılıma sahip olamamakta, yazılımı özgürce kullanamamakta, özgür olamamaktadırlar. İşte bu durum, Richard M. Stallman’ın “bu yaşam şeklini reddettim” dediği yaşam şeklidir.

Richard Stallman

Kaynakça

Kurtuluş, Şahin. “https://medium.com/@kurtulussahin/neden-ozgur-yazilim-f8fd02363f7d”

Güneş, İsmail. “ Selçuk Üniversitesi Karaman İ . İ . B . F . Dergisi ”. Yerel

Ekonomiler Özel Sayısı. Kamu kurumlarında açık kaynak kodlu yazılımların

kullanılmasının ekonomik faydaları: yerel yönetimler için pilot uygulama önerisi.

Linux Bilişim Terimleri Sözlüğü

Ökmen, A. Kemal. “Yazılım Telif Hakları ve Özgür/Açık Kaynak Kodlu Yazılım

Kavramları Ders Notu”

Gnu Genel Kamu Lisansı metni

Can, Yalçın. “Özgür Yazılım insanlar tarafından tam benimsenemedi”.

Stallman, Richard. “Özgür yazılım sosyal, etik ve siyasidir”

Akkuş, Deniz. ”Nasıl Açık Kaynak Kod Yazılımcısı Olunur?”

Hill, Benjamin Mako. “Özgür yazılımın özgür araçlara ihtiyacı var”

Bez, Fadike. “Özgür Yazılım Yüksekten Uçar” . www.pardus-linux.org

Ayyıldız, Enes. “Özgür Yazılımcılar İnternet’te Neler Yapıyor?

“Özgür Yazılım Nasıl Pazarlanır”. www.ozgurlukicin.com

“Stalin’in hayaliydi”. www.chip.com.tr

www.gnu.org

www.stallman.org

www.fsf.org

www.ozgurlukicin.com

www.pardus-linux.org

sourceforge.net

www.mecburdegilsiniz.com

www.linux.org.tr

www.lkd.org.tr